Palmarosa yağı, özellikle Nepal ve Hindistan bölgelerinde, sulak arazilerde yetişen bitkiden elde edilmektedir. Tropikal bir çim olarak bilinen palmarosa bitkisi, buğdaygiller familyasındandır.
Önce yeşil renkte olan bu bitki, daha sonra sarı saman rengine dönüşmektedir. Uzun ince saplı ve çiçekli bir bitki olan palmarosadan damıtma yöntemiyle palmarosa yağı elde edilmektedir.
Çok fazla bilinmeyen ama kullanım alanı oldukça geniş olan palmarosa yağı, cildin nem dengesini sağlayarak rahatlamasına ve canlanmasına yardımcı olmaktadır.
Mutluluk hormonunun salgılanmasına yardımcı olan palmarosa yağının bir çok faydası çeşitli araştırmalarla kanıtlanmıştır. Terapi amaçlıda kullanılan palmorasa yağı, günümüzde şifa bulmak için tercih edilen yağlar arasında yer almaktadır.
PALMAROSA YAĞININ FAYDALARI NELERDİR?
Çiçeklenmeden toplanan palmarosa çiçeği damıtılarak yağ elde edilmektedir. Gül yağına benzer bir kokusu bulunan bu yağ, kozmetik alanında kullanılmaktadır. Yapısı gereği cilt üzerinde olumlu etki yaratan palmarosa yağı, antiseptik özelliğe sahip olduğu için cilt temizliğinde kullanılmaktadır.
Pek çok faydası bulunan palmarosa yağının bilinen başlıca faydaları şu şekildedir:
- Mutluluk hormonunun salgılanmasına yardımcı olur.
- Kişilerin ruhsal açıdan iyileşmesine yardımcı olur.
- Kaygı, gerginlik ve stres gibi duyguların yatışmasını sağlar.
- Ruhsal açıdan kişileri rahatlatıcı etkisi vardır.
- Sivilcelerin iyileşmesine destek olur.
- Yanık tedavisinde etkili bir üründür.
- Palmarosa yağı ile evde bulunan ve ciltten dökülen maytları yok etmek mümkündür.
- Cilt yaralarının iyileşmesine yardımcı olur.
- Ciltte oluşan mantar enfeksiyonlarının tedavisine yardımı olur.
- Cilt toniği olarak kullanılır.
- Cildin nemlenmesine yardımcı olur.
- Ciltteki kuruluk, kızarıklık gibi sorunlarla mücadele eder.
- Cilt tonunun dengelenmesini sağlar.
- Ciltte görülen yaşlanma etkileri ile savaşır.
- Kokusu sayesinde kişiler kendilerini daha iyi hisseder.
- Masaj yapılarak kullanıldığı zaman kas ve eklemlerde oluşan ağrıları tedavi eder.
